28 Kasım 2011 Pazartesi

Başbakanımızın namaz kıldığı caminin banisinin unutulmaz faaliyetleri

Libya'nın fethinde önemli rol oynayan Murad Ağa 32 yıl fetih için hazırlık yapmıştı.
16. yüzyılın başlarında İspanyol işgaline uğrayan Trablusgarplı Müslümanlar, Haçlılar'la mücadeleye giriştiler. Trablusgarp'ın doğusundaki Tacura Kalesi, Haçlılar'a karşı mücadelenin merkeziydi.
Hadım Murad Ağa Libya'da
Kendi kuvvetlerinin bölgede hâkimiyeti sağlamaya yetmeyeceğini gören Libya Müslümanları 1519'da dönemin halifesi Kanunî Sultan Süleyman'dan yardım istediler. Osmanlı yönetimi, bu talep üzerine Hadım Murad Ağa'yı bir miktar donanma ve askerle birlikte Tacura'ya gönderdi.
Murad Ağa, Trablusgarp'a üç saat mesafedeki Tacura'ya yerleşerek bölgenin işgalden kurtulması için mücadeleye başladı. Bölgedeki aşiretlerle arasını iyi tuttu. İmar faaliyetlerinde bulundu. Tacura'da bir cami ve medrese yaptı. Tacura'da yaptırdığı cami herhangi bir İspanyol saldırısına karşı kale gibi yapılmıştı. İçinde su kuyusu bile vardı. Hadım Murad Ağa, Trablusgarp yolunda su kuyuları da açtırdı. Kendisi Trablusgarp'ı kuşattıysa da başarılı olamadı. Hadım Murad Ağa, Tacura'da faaliyet gösterdiği sürede Osmanlı yönetimini Libya'nın fethi için devamlı olarak yönlendirdi.
Libya seferi
Osmanlı yönetimi Barbaros Hayreddin Paşa'nın Osmanlı hizmetine girmesinden sonra Kuzey Afrika'da faaliyet gösteren deniz gazilerinin desteğiyle Afrika'da hakimiyet kurmuştu. Ancak Barbaros'un ölümünden sonra Osmanlı yönetimiyle deniz gazilerinin arasındaki ilişki zaman zaman kesildi. Osmanlı yönetimi kendi başlarına buyruk hareket etmelerinden ve devlet adamlarının kıskançlıklarından dolayı Kuzey Afrika'daki Türk korsanlarını üst düzey görevlere getirmekten kaçınıyordu.
O yıllarda en önemli Türk denizcisi olan Turgut Reis de bu yüzden geri plandaydı. Türk denizcilik tarihinin en önemli isimlerinden Turgut Reis, Muğlalı bir Türk'tü. Barbaros Hayreddin Paşa, korsanlık yaptığı dönemde Turgut Reis'in denizcilik kabiliyetini fark ederek yanına almıştı. Turgut Reis, daha sonra Barbaros'la birlikte Osmanlı hizmetine girmişti. Barbaros'un ölümünden sonra Turgut Reis üst düzey bir denizci olmasına rağmen, kendi başına buyrukluğu ve Veziriazam Rüstem Paşa'nın kaptanıderya olan kardeşi Sinan Paşa'ya rakip olarak görüldüğü için reise üst düzey bir görev verilmemişti.
Kanunî, bu dönemde İspanya ile ilişkilerin bozulması üzerine Trablusgarp'ın fethedilip, Müslümanlar'ın işgalden kurtarılması için hazırlıkların başlaması emrini verdi. Turgut Reis'e de bir Kur'an ve bir altın kılıç gönderip, Trablusgarp'ın fethine yardımcı olması emredildi. Turgut Reis 24 Mayıs 1550'de 500 bin akçelik gelirle Mehdiye ve kendi fethettiği diğer yerlerin valisi olarak tayin edildi. Tayin beratında sulh zamanlarda denizlerde faaliyet göstermemesi emredilmişti. Trablusgarp fethedilirse bölgenin valiliğinin Turgut Reis'e verileceğinin vadedildiği de rivayet edilir.
Libya'nın işgalden kurtuluşu
Turgut Reis ile birleşen Osmanlı donanması önce Malta Adası üzerine harekete geçti. 1551 Temmuz'unda ada topa tutulup, yağmalandı. Malta'nın yanındaki Gazo Adası zaptedildi. Malta'dan sonra Trablusgarp'a geçildi. Hadım Murad Ağa'nın da desteğiyle Trablusgarp Kalesi kuşatıldı. Kale surlarında açılan büyük bir gedik direnişi kırdı ve kale 15 Ağustos 1551'de teslim oldu. Kaptanıderya Sinan Paşa Trablusgarp Valiliği'ni Turgut Reis'e verdirtmeyip, Hadım Murad Ağa'yı vali olarak tayin etti.
Hadım Murad Ağa Trablusgarp beylerbeyliğinin ilk valisi olmuştu. 1556'da vefat edene kadar bölgeyi yönetti ve günümüze kadar ayakta duran izler bıraktı.
Turgut Reis
Kaptanıderya Sinan Paşa, Trablusgarp'ın fethinden sonra bölgenin valiliğini bekleyen Turgut Reis'e Trablusgarp Beylerbeyliği'ni vermedi. Hem kendisine rakip olmasından çekindiği için hem de 32 seneden beri bölgede faaliyet gösterdiği için Tacura Valisi Murad Ağa'yı Trablusgarp Beylerbeyliği'ne tayin ettirdi.
Bu sırada Mehdiye de Osmanlı hâkimiyetinden çıkmıştı. Valilik bekleyen Turgut Reis, gönlü alınmak için 22 Eylül 1551'de 300 bin akçelik gelirle Karlıili Sancakbeyliği'ne tayin edildi. Turgut Reis, burada hizmete devam etti. 1554'te Kaptanıderya Sinan Paşa'nın ölümüyle reisin önündeki en büyük engel kalkmıştı. Bir süre sonra İstanbul'a gelen Turgut Reis, Kanunî'ye kendisine Trablusgarp Valiliği vereceği vadini hatırlattı. Hadım Murad Paşa'nın 1556'da ölümü üzerine Turgut Reis, padişah tarafından 1556'da Libya Valiliği'ne tayin edildi. 1565'te şehit olana kadar Libya Valiliği yaptı ve Libyalılar tarafından şükranla anıldı.
Libya'nın işgali
İslamiyet'in ilk yıllarından itibaren Müslüman toprağı olan Libya bir ara Sicilya Normanları'nın idaresine girmişti. Ancak daha sonra Muvahhidin Devleti bölgeye hakim oldu. İlerleyen yıllarda Tunus'taki Beni Hafs yönetiminin eline geçti. Ancak 1492'de Endülüs'ün son kalıntısı olan Gırnata'nın düşmesinden sonra İspanyol ve Portekizliler, Kuzey Afrika'ya yerleşmeye başlamışlardı. İspanyollar, 1509'da Trablusgarp'ı, yani Libya'yı işgal ettiler. İspanya, işgalden sonra bölgenin yönetimini kendisine bağlı Sicilya'ya bıraktı.
Libya'nın Haçlılar'ın öncü kuvvetlerinden olan Sen Jan (Rodos Şövalyeleri), 1522'de adanın Kanunî'nin fethi üzerine Akdeniz'de değişik yerlere yerleşmişlerdi. İspanyollar artık Malta Şövalyeleri diye de anılacak Sen Jan Şövalyeleri'ne 1530'da Trablus'u verdiler. 1551'deki Osmanlı fethine kadar Sen Jan Şövalyeleri Libya'nın Trablus bölgesini yönettiler.
Dillerini anlayınca vali tayin edildi
Libyalı Müslümanlar, Kanunî Sultan Süleyman'dan yardım istemek için bir gemiyle 1519'da İstanbul'a gelmişlerdi. Ancak rivayete göre İstanbul'a gelince dillerini bilen kimseyi bulamadıklarından dertlerini anlatamamışlardı. O sırada sarayda ağa olarak görev yapan Hadım Murad Ağa, sahilde dertlerini anlatmaya çalışan Libyalılar'ı gördü. Kendisi o bölgenin dilini bildiği için dertlerini anladı. Yardım istemeye gelenleri Osmanlı yönetimiyle görüştürdü. Osmanlı yönetimi, Libya'nın kurtarılması için harekete geçmeye karar verince Hadım Murad Ağa'yı Tacura'ya gönderdi.
Önce Bingazi sonra Trablus fethedildi
Bugün Libya çatısı altında bulunan Trab­lus, Bingazi, Fizan bölgeleri geçmişte birbirinden ayrı ayrı bölgelerdi. Bingazi, Mısır'ın fethinden sonra kontrol altına girmişti. Trablusgarp ise 1551'de Turgut Reis tarafından fethedilmişti. Çok az nüfusun yaşadığı Fizan bölgesi de bu sırada kontrol altına girdi.
Libya'da Karamanlılar
17. yüzyılın ikinci yarısından itibaren Osmanlı merkezi otoritesinin zayıflamasıyla yeniçerilerin kendi aralarından seçtikleri bir reis "Dayı" adıyla Trablusgarp'ın asıl idarecisi olmuştu. 1711'de dayılığa gelen Karamanlı Ah­med Bey, dayılığın babadan oğla geçtiği ve sultanın adına bölgeyi yöneten Karaman­lı adı verilen hanedanı kurdu.

Hiç yorum yok: