4 Haziran 2011 Cumartesi

ŞEHİT KÖŞKER DURAN’IN MEZARINA SAHİP ÇIKAN BARKAL MİNİBÜS ŞÖFÖRLERİ

-Şehit Köşker Duran’ın Seyhan nehri kıyısındaki mezarında Türk bayrağı renklerini yansıtan kırmızı ve beyaz güller ve gönderdi dalgalanan Türk bayrağına Barkal Minibüs şöförleri sahip çıkıyor.
-Köşker Duran’ın hikayesi ile kulakları çınlatıyor, bir gözyaşı seli olarak Adanalıların kahramanlık destanlarını, fedakarlıklarını hatırlatıyor.

  Bugün Adana’da günlük güneşlik bir hava var. Ve takvimler 22 kasım 2010’u gösteriyor. Sanki güz mevsiminin süresi uzamış ta kış mevsiminin içine girmiş gibi. Son yıllarda mevsimler de şaşırdı.Dünyadaki iklim değişimi her yerde görülebiliyor.
     Eski Valilik konağı yakınındaki kültür merkezinden hareket ederek Seyhan nehri kıyısında yürümeye başladım. Bildiğim kadarı ile yakınlarda Şehit DURAN mahallesi ve ona isim veren bir şehidimizin mezarı var yakında.  Sorarak ilerledim.  Yanımdan sürekli olarak minübüsler geçiyor. Mahalle aralarındaki dar sokaklarda çocuklar oynuyor.  Ve nihayet gönder direğindeki Türk bayrağını gördüm. Ve yaklaştım. Evet burası Şehit Duran’ın mezarı idi.  Sokak kıyısında sıkışıp kalmış bir şehit mezarı…Ama Seyhan nehri kıyısında. Şehitliğin kıyısında bulunan kırmızı gül çiçekleri ile Türk bayrağının birlikte fotoğrafını çektim. Şehitliğin yanında BARKAL minibüsleri durağı var di.  Tanıdık arkadaşlar yanıma kadar geldiler ve dost elini uzatarak “-Hoş geldin hocam” dediler. Bilgi aldığım Hüseyin Turan Özbek, “Barkal minibüs şöförleri olarak  Şehit Duran mezarına sahip çıkıyoruz.  Bayrağın değiştirilmesi, şehitliğin yıkanması, çiçekler ekilmesi bizim görevimiz. Şehitler bizim emanetimizdir onlara gözümüz gibi bakıyoruz” dedi. Hüseyin Bey’in bu bilgilerine sevindim. Birlikte Barkal minibüsleri kooperatifi yönetiminde bulunan Selahattin Kızılakça, Hasan ateş ile de görüştüm. Şehit Duran’ın mezarına sahiplenmeleri karşısında da duygulandım.  Ve kendilerine söz verdim: En kısa zamanda Şehit duran ve diğer Çukurovalı şehitlerimizin yaşanmış destanlarını ve hikayelerini anlatan bir kitabın çıkacağını…

    KÖŞKER DURAN’IN MEZARINDA SOLMAYAN GÜLLER

    Duran, bir yiğit oğlan…Gözü pek ve cesur. Nüfus cüzdanında eski takvime doğum tarihi rumi-1315 yazıyor. Miladi karşılığı ise 1899 yılına denk geliyor. Çocukluğunda ve gençliğinde etmek parasını kazanmak için bir çeşit ayakkabı yapımcılığı olan Köşkerlik mesleğini seçti. Çıraklıktan sonra usta bir köşker oldu.
    Duran, Fransızların Adana’yı işgali ile birlikte  kuvayı milliye saflarına katıldı. Karaisalı’ya giderek Sinan Tekelioğlu ile görüştü. Ve çarpışmalara katıldı.
 1920 yılı temmuz ve ağustos ayları Adana tarihinde “Kaç-Kaç” veya “Kara günler” olarak bilinir. Adana şehrinin güneyinde Seyhan nehrini çevreleyen ovalık bölgede kuvayı milliyeciler ile Fransız ve işbirlikçi Ermeni silahlılar arasında kıyasıya çatışmalar yaşanıyor.  Duran, yanında bulunan silahlıları ile birlikte Adana şehir merkezine ve de düşman kumandanlığının bulunduğu valilik binasına yakın yere kadar gelmiş burada ağaçlar çalılar arasında düşmana kurşun atıyor. Duran bir ağacın başına çıktı ve oradan hedefe kurşun yağdırıyor. Ağacın altında bulunan genç Kuvayı Milliyeci vurularak yaralandı, ona yardımcı olmak için ağaçtan aşağı indiğinde düşman tankları ve askerler etrafını çevirdi. Duran vuruldu ve kanı toprağa aktı. Duran’ın kanının son damlasına kadar çarpışması karşısında sinirlenen düşman kumandanın emri ile tanklar hareket geçti. Ve Duran’ın cansız bedeni üzerinden tank yürütüldü. Cesedi tanınmayacak bir hale geldi. Sonraki günlerde Duran için şehit düştüğü yere mezar yapıldı. Ve aradan geçen yıllar sonra (1960’lı yıllarda) Duran’ın silah arkadaşları Köşker Duran için mermerden mezar yaptırdılar ve de üzerine şu sözleri yazdılar:

En son deminde son kurşunu ile attığını vuran
Ey şehit olduktan sonra da eli tetikte duran
Bu hür ovanın hür beldesinin arslan çocuğu Duran
Yazılan destanın ve hatıran
Okunsun mevlûtler okunsun Kur’an 1315-1336 (1920)

    Bir gün yolunuz Adana şehir merkezinde ve eski Valilik konağı (şimdiki Seyhan Kaymakamlığı) binası yakınında ve Seyhan nehri kıyısında evler arasında kalmış şehit Köşker Duran’ın mezarına geldiğinizde hiç solmayan kırmızı ve beyaz renkli güller göreceksiniz. Türk bayrağının ay yıldızı ve şehit kanlarını simgeleyen kırmızı rengi hatırlatan

Hiç yorum yok: